Responsive Web Tasarım
Günümüzde çoğu web site sahibi gibi web sitesinin bir de mobil versiyonu olmasını istenir.
Çünkü artık cep telefonlarından İnternet kullanımı oranı %70’ye ulaşmış olup responsivbir zorunluluk halini almıştır.
iPhone için ayrı bir tasarım, Android için ayrı bir tasarım derken liste uzadıkça uzuyor.
Hatta önümüzdeki yıllarda çıkacak yeni ürünleri de bunlara eklersek işin içinden çıkılacak gibi değil.
Bu çılgınlık ne zaman sona erecek peki? Aslında pek de sona ereceğe benzemiyor.
Web tasarım alanında teknoloji, yeni aygıtlarla başa çıkabilmenin yollarını arıyor.
Çoğu web sitesinin her aygıta ayrı ayrı uyumlu hale getirilir hale neredeyse imkansız görünmektedir.
Fakat bunu başarmanın başka yolları ortaya çıkıyor.
Responsive Tasarım yapılmalı Yani mobil uyumlu tasarım.
Mobil uyumlu tasarım, web sitenizi, ekran boyutuna göre otomatik ayarlanmalı ve görüntülemeli.
Kullanılan aygıtın (cep telefonu, tablet, vs.) ekran çözünürlüğüne göre site unsurları otomatik olarak sıralanır.
Esnek bir düzen ve CSS teknolojisinin akıllıca kullanımı ile bu yapılabilir.
Böylece kullanıcı, bilgisayarından iPad’ine geçtiğinde, web sitesi otomatik olarak en uygun ekran boyuna ve çözünürlüğe ayarlanmalı.
Yani her çıkan telefon ve tablet için ayrı ayrı site yaptırma gerekliliği ortadan kalkmaktadır.
Her şeyden önce siteniz responsive olarak tasarlanmış mı kontrol edilmelidir?
Sitem niçin responsive olmalı?
Responsive web tasarım, duyarlı, uyumlu web tasarım anlamına da gelir.
Son yıllarda adını sıkça duyduğumuz bu web tasarım şekli ilk olarak 2010 yılında ortaya çıktı ve son bir kaç yıldır dünyada ve ülkemizde popüler oldu.
Responsive web tasarım, web sitesinin mobil ve tablet cihazlardan girildiğinde site içindeki resim, yazı gibi elementlerin ekran genişliğine göre yeniden şekillenip ekrana tam oturması ile oluşturulur.
Genellikle desktop, tablet ve mobil versiyon olarak 3 kademeli şekilde tasarlanır.
Bilindiği gibi web sitelerine mobil cihazlardan girildiğinde ziyaretçiler siteyi görüntülemekte ve gezmekte güçlük çekilir.
Eğer girdikleri site responsive yada mobil site değilse, okumak istedikleri alanı ancak zoom yaparak, kısıtlı bir alanı görüntüleyebilirler ve kullanım zorluğu çekerler.
Site menülerini gezmekte oldukça zordur ve menüler mobil uyumlu olmadığı için genellikle gitmek istedikleri link bulunmaz.
Responsive sitelere mobil cihazlardan girildiğinde menüler şekil değiştirip genellikle üstten açılacak şekilde kullanımı kolay bir versiyona dönüşür.
Fontlar ve imajlar alt alta gelerek ekranda zoom yapmadan kolayca okunacak şekilde sıralanır.
Hatta mobil versiyonda önem derecesi düşük elementler gizlenir, sadece ziyaretçiye sayfayla ilgili en yalın halde bilgi gösterilir.
Arama motorlarıda responsive siteleri ciddi şekilde desteklenir.
Bir sayfanın arama motorlarında hem kendi alan adı hem de m.alanadi.com gibi farklı subdomain altında bir mobil versiyonunun olmasındansa tek url ile sayfanın responsive yapılması daha uygundur.
Çünkü mobilden yapılan aramalarda genellikle arama motorları sayfanın mobil uyumluluğuna dikkat etmeksizin sonuçları sıralanır.
Mobilden web site ziyaretleri dünyada %75 seviyelerine yükseldi ve kısa sürede daha da artabilir.
Bu sebeple responsive özellikli web sitelerinde ciddi bir artış öngörülüyor.
Mobil teknoloji dünyayı değiştirmekte.
Bugün, herkesin akıllı telefonları var ve bu telefonlarla sürekli iletişim kuruyor, bilgi arıyorlar.
Birçok ülkede, akıllı telefonların sayısı kişisel bilgisayarların sayısını geride bıraktı.
Mobil uyumlu bir web sitesine sahip olmak, internetteki varlığın önemli bir parçası haline geldi.